Apple Watch – İlk İzlenimler

10 Nisan 2015’te Apple Store’da WATCH’ın 300 dolarlık sport modelinden 17,000 dolarlık 18 ayar altın modeline kadar hepsini denedim, kurcaladım. İşte düşüncelerim.

Apple Watch Edition
Bu saatin hedef kitlesi bir çoğumuz değiliz. Bu saati bir akıllı saatten öte, bir takı olarak görmelisiniz. Rolex saat giyen kitleye hitap eden bir saat. Ben takıdan anlamam ve sevmem fakat açıkça söyleyebilirim ki çok güzel görünüyor. Seneye daha iyisi çıkınca insanın kolunda patlar mı bilemem ama bir takı olarak çok klas görünüyor. Bu saatin yanında sigortasını alırsanız bir ekstra 1500 dolar daha ödemeniz gerekiyor.

Apple Watch
Paslanmaz çelik olan Apple Watch’ın özellikle 1000 dolarlık space grey modelinde çok gözüm kalmıştı ama deneyince gördüm ki bu saatler oldukça ağır. Telefonun 3-5 gramından şikayet eden bir teknoloji dünyasında 75 gramlık saat gerçekten çok gibi. Ha derseniz ki ben kendimi ağır abi gibi hissetmek istiyorum, şakır şukur bileğimi salladığımda elimde kopuz varmış gibi olayım istiyorum, aradığınız model bu.

Apple Watch Sport
Üzgünüm ama genele vurduğunuzda benim akıllı saatten beklentilerimi göz önünde bulundurunca ortaya çıkan odur ki, sport açık ara ile tercih edilmesi gereken model. Hem sigortası 50 dolar, hem 30 gram. 30 gramı hissetmiyorsunuz bile bileğinizde. Üstelik diğer saatlerin yaptığının aynısını yapıyor ve aluminyum olmasına rağmen çok güzel, çok şık görünüyor. Canlı olarak space grey aluminyum’u gördüğüm zaman çok doğru bir karar verdiğimi anladım.

Apple Watch lazım bir şey mi?
Kesinlikle değil. iPad’in elzem olabileceği, iPod’un kullanılabileceği bir çok alan bulabilirsiniz ama saatin o derece elzem olabileceği hiç bir alan yok. Kalp atışınızı vesaire sağlık durumunuzu inceleyen üçte bir fiyata bir çok bileklik var.

Arayüz nasıl?
Sanıldığı kadar basit değil. İlk kullandığınızda hangi menüdesiniz, kim nerede, şehir merkezi neresi anlayamıyorsunuz. Sundukları çizim özelliği, kalp atışı bıkbık zımbırtısı, Samsung’ın ‘ekrana bakmazken duran video’ yazılımı kadar olamasa da son derece gereksiz.

Taptic Engine iyi mi?
Taptic titreşim gerçekten mükemmel, vibrasyonun pabucunu dama atar. Telefonumda ilk kapattığım şeylerden biri titreşimdir ama gerek yeni MacBook gerek Watch’ta deneyimlediğim kadarı ile taptic bambaşka bir his.

Tasarım nasıl?
Tasarım, Apple’ın sitesinde gördüğünüzden çok daha kibar. Apple’ın sitesinde o kadar yakından çekilmiş fotoğraflara bakınca kolunuzda tost makinesi gibi bir şey olacak hissi uyanıyor, özellikle nabız ölçen siyah kısmı. Normalde o kısım minik bir çıkıntıdan ibaret. Zemberek de aynı şekilde sitede göründüğü kadar kaliteli görünmüyor çünkü minicik.

Enteresan notlar:
– Saati ters takabilmeniz için ayar var, böylece sağlak, sollak, ortalak ne olursanız olun saati kullanabilirsiniz.
– Saati normal saate göre ileride gösterme ayarı var. Böylece saat örneğin 12:00’da size saat 12:15 gibi gösterebiliyorsunuz. Geç kaldım diye koşturabiliyorsunuz.

Netice nedir?
Hatice’ye değil neticeye bakalım. Bana soracak olursanız, ilk nesil için çok aklınız kalmasın. Henüz daha 3. parti yazılımların adam olması ve saatin kendi kategorisini bulması en az bir yıl sürecektir. Aynı iPhone 6 Plus’ta olduğu gibi. Zamanla oturacak gibi görünüyor. Ve yine aynı zamanında 6 plus’ı elinden çıkartmak için üzerine para vermeye hazır olanların şimdi fellik fellike 6 plus araması gibi saatinde zamanı gelecek.

NOT: Apple Watch henüz resmen satışa sunulmadı. 24’ünde satışa çıkıyor. Haliyle kutu açılışı, incelemesi ve derinlemesine bakış videosu bu tarihten sonra saat elime ulaştığında çıkacaktır.